18 Nisan 2011 Pazartesi

17 Nisan: "Emek'ten Çıkın, Demirören'i Yıkın!"

EMEK SİNEMASI’NI GERİ ALIYORUZ!

Duymayan kalmadı: Emek Sineması iki yılı aşkın bir süredir kapalı! Emek Sineması’nı yıkmak, yerine tam karşısındaki Demirören AVM gibi, dışı tarihi eser çakması, içi alışveriş merkezi bir ‘ucube’ dikmek istiyorlar. Emek Sineması’nın kalan parçaları ise sekiz adet cep salonu halinde alışveriş merkezinin üst katlarına defnedilecek.

Emek Sineması ve Serkildoryan'ın içinde bulunduğu ada, kentsel yenileme safsatası adı altında, İstanbul'u alışveriş, kongre merkezi ve bol yıldızlı oteller ile donatarak, kamuya ait ne varsa özelleştirerek pazarlanabilir hale getirme projesinin ne ilk ne de son kurbanı. İstanbul'un AVM'ler, plazalar ve rezidanslarla değiştirilen siluetiyle sadece evlerimizi, okullarımızı, sokaklarımızı, sinemalarımızı değil bireysel ve kolektif hafızamızı da kaybediyoruz.

Emek Sineması’nı sıradan bir multiplex’e dönüştürecek bu rant projesine onay verenler hâlâ utanmadan ‘yıkmıyoruz’ yalanını sürdürüyor ve sesimize kulaklarını kapatıyorlar. Haksız ve hukuksuz bir şekilde sermayeye devredilen Emek Sineması ve Serkildoryan binası Sosyal Güvenlik Kurumu'na, yani kamuya, yani bizlere aittir! Bu alan üzerindeki her türlü kullanım hakkı kamunundur ve kolektiftir. Nazarımızda meşru ve esas olan Beyoğlu Belediye Başkanı, Kültür ve Turizm Bakanı, Yenileme Kurulu Üyeleri ve Kamer İnşaaat gibi kurumların ve şirketlerin çıkarları değil, kamunun yararı ve kararıdır.

Biz Emek Sineması’nın asıl sahipleri olarak konuşuyor ve sesimizi yükseltiyoruz: Demirören’in kaçak katlarına bakan bir Emek Sineması taklidi istemiyoruz! Emek’in, restorasyonun sözlük anlamında olduğu gibi, şu an bulunduğu yerde, aslı bozulmadan onarılması gerektiğinde ısrar ediyoruz!

Emek Sineması’nı sermayenin eline bırakmayacağız. AKM gibi çürümesine, Haydarpaşa Garı gibi yanmaya terk edilmesine izin vermeyeceğiz. Beyoğlu’nun bir kapalı alışveriş merkezine dönüştürülmesine izin vermeyeceğiz. Emek Sineması bizimdir ve ona sahip çıkmak için kapısına kendi kilitlerimizi takıyoruz! Ne insana ne de mekana sahip çıkan iktidar ve sermayenin zalim uygulamalarından korumak için Emek’i kilitliyor, anahtarını alıyoruz.

Ve bugün burada ilan ediyoruz: Emek Sineması’nın perdesi bir sokak perdesidir. Sermayenin ve iktidarın değil, kamunun perdesidir ve olmaya devam edecektir. Bu yüzden Emek Sineması’nı ve içerisinde bulunduğu Yeşilçam Sokağı’nı olması gerektiği gibi kamunun yararına kullanılacak bir sokak olarak geri alıyoruz. Gelin, son iki katı kaçak olmasına rağmen Shopping Fest’e yetiştirilerek açılan Demirören’e inat kendi takas festivalimizi bu sokakta yapalım. Filmlerimizi burada izleyelim, çaylarımızı burada içelim. Bu sokağı tüketimin değil, kültürel üretimin merkezine dönüştürelim. Belediyenin ‘doğrudan demokrasi’ teklifini kabul edip, elimizden haksız ve hukuksuzca aldıkları Emek’i ve sokağını sürdürülebilir yaşam alanlarımızdan biri haline getirelim!

Israr ediyoruz, "sadece Emek değil, tüm sokaklar, meydanlar, mahalleler, bütün İstanbul bizim!" diyoruz.

Emek Sineması’nı, yakmak isteyenlere, yıkmak isteyenlere kapatıyoruz.

Emek Bizim İstanbul Bizim!

İsyanbul Kültür Sanat Varyetesi

emeksinemasi.blogspot.com

iksvaryetesi@gmail.com

isyanbulkultursanatvaryetesi@hotmail.com





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder